Belki 15 yıllık bir hikaye. Günlerden bir gün rahmetli Mustafa Yiğit beni aradı. Beklemediğim bu telefon karşısında biraz şaşırmıştım. Bana tarihi ile birlikte geçmişte yazdığım bir köşe yazısını hatırlayıp hatırlamadığımı sordu? Tabii ki hatırlayamadığımı söyleyince başlığını söyledi, ‘Geldikleri gibi giderler’ Hatırlamıştım. Geçmişte DYP İlçe Teşkilatı feshedilmeye çalışılıyordu ve buna bir direnç gösteriliyordu. Başta da devrin Belediye Başkanı Cengiz Aydoğan direniyordu. Velhasıl olmadı atama yapılmıştı ve rahmetli Yiğit atanan bu listedeydi. İşte böyle bir günde kaleme almışım o yazıyı ve ‘Nasıl geldilerse öyle giderler’ demişim. Takdir-i İlahi öyle de oldu birkaç yıl sonra. Mustafa Yiğit telefonda beni uzun uzun tebrik etti. ‘Geldiğimiz gibi gittik seni tahmininden dolayı tebrik ederim’ dedi.
En güçlü döneminde bir kaç kişisel çekişme nedeniyle rahmetli Özal, Antalya İl Teşkilatını feshetmişti. Orası da bir türlü dikiş tutmamıştı. Bir dolu örneği var. Kimin adamı yukarı gelirse aşağıdakidekini atıp kendi adamını atıyor. Parti içi demokrasi mi? Hiç olmadı ki zaten. Hiç bir yerde. Kimsenin kimseye birşey diyecek yüzü yok. Kendi içinde demokrasiyi kör topal da olsa işletemeyenler ülkeye demokrasiyi nasıl getirir o da bilinmez. Şimdilerde MHP, tüm Türkiye’de kıyım yapıyor. Öyle böyle bir kıyım değil bundan Alanya’da nasibini aldı. Yalnız şunu da belirtmek lazım. Şu anda kıyıma uğrayanların bir kısmı da yetki ellerindeyken delege kıyımı yaptılar. Dedim ya kimsenin kimseye diyecek sözü yok. Sanırım Sayın Mustafa Türkdoğan beyi görevlendirdiler. Kendisi çocuk yaştan bu yana bu hareketin içinde bir arkadaşımız. Başarılar dilerim kendisine. Herkesin hakkında hayırlısı. Hoşçakalın.