Son yıllarda hızla gelişen yapay zeka (AI) teknolojileri, sunduğu kolaylıkların yanında ciddi riskleri de beraberinde getiriyor. Özellikle kişilerin ses ve yüz verilerinin kopyalanarak dolandırıcılık faaliyetlerinde kullanılmasının, dijital suçların boyutunu giderek büyüttüğüne dikkat çekiliyor. İstanbul Galata Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Michael Kuyucu, bu konuda önemli değerlendirmelerde bulunarak kamuoyunu uyardı.

YAPAY ZEKA SAYESİNDE TAKLİTTE SINIRLAR AŞILDI

Yapay zeka ve derin öğrenme uygulamalarının geldiği noktanın endişe verici olduğunu belirten Prof. Dr. Kuyucu, artık sadece görüntü değil, ses, mimik, jest ve konuşma tarzının da birebir kopyalanabildiğini vurguladı. Kuyucu, “Geliştirilen algoritmalar sayesinde bir kişinin tüm görsel ve işitsel özellikleri analiz edilip neredeyse kusursuz dijital kopyaları üretilebiliyor. Bu teknoloji, eğlence ve medya sektöründe yaratıcı projelere katkı sağlasa da dolandırıcıların elinde ciddi bir tehdit unsuruna dönüşüyor” dedi.

SOSYAL MEDYADA SAHTE HESAPLARLA BÜYÜYEN TEHLİKE

Dolandırıcıların özellikle sosyal medya platformlarını aktif biçimde kullandığını ifade eden Prof. Dr. Kuyucu, yapay zekayla oluşturulan sahte hesapların kontrolsüz biçimde yayıldığını söyledi. Kuyucu, “Ünlü kişiliklerin kimlikleri taklit edilerek sahte profiller açılıyor. Takipçilerin güveni suiistimal edilerek para talepleri, sahte yardım kampanyaları ya da yatırım vaadiyle kişisel bilgilerin ele geçirilmesi gibi yöntemlere başvuruluyor. Bu durum yalnızca maddi değil, itibari anlamda da uzun süreli zararlar doğurabiliyor” diye konuştu.

ÜNLÜLER DOLANDIRICILIĞIN İLK HEDEFİ

Özellikle yüksek takipçi sayılarına sahip kişilerin ilk hedef olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Kuyucu, “Ses ve görüntülerin birebir taklidiyle hazırlanan sahte videolar ve içeriklerle binlerce kişiye ulaşılıyor. İnsanlar karşılarındaki kişinin gerçek olduğuna inanarak dolandırıcılara hem maddi hem duygusal olarak kolayca teslim oluyor. Son yıllarda başta ABD ve Avrupa olmak üzere bu yöntemlerle birçok ünlü isim mağdur edildi. Türkiye’de de benzer vakaların arttığını görüyoruz” ifadelerini kullandı.

İTİBAR KAYIPLARI TELAFİSİ ZOR SONUÇLAR DOĞURUYOR

Sadece finansal zarar değil, itibar kaybının da büyük bir yıkım oluşturduğunu belirten Prof. Dr. Kuyucu, “Sahte video, ses kaydı ve fotoğraflarla kişilerin isimleri skandallara karıştırılabiliyor. Mağdurlar açısından bu tür itibari zararların düzeltilmesi çoğu zaman mümkün olmuyor. Ayrıca hukuki süreçlerde ispat yükümlülüğü mağdurların üzerinde olduğu için bu alandaki mevzuat yetersiz kalıyor” dedi.

KURUMSAL MARKALAR DA HEDEFTE

Dolandırıcılığın yalnızca bireylerle sınırlı kalmadığını dile getiren Prof. Dr. Kuyucu, “Şirketler de sahte ortaklık teklifleri, sponsorluk anlaşmaları ve iş birlikleriyle kandırılıyor. Yapay zeka tabanlı sahte içerikler artık o kadar gerçekçi ki, kimi zaman firmalar bile sahte olduğunu fark edemiyor. Bu durum, markaların prestijine ciddi zararlar verebiliyor” uyarısında bulundu.

SOSYAL MEDYA ŞİRKETLERİ DAHA SIKI ÖNLEM ALMALI

Prof. Dr. Kuyucu, sosyal medya platformlarının denetim sistemlerinin yetersiz olduğunu ve sorumluluklarını artırmaları gerektiğini söyledi. “Sahte içerikleri ve hesapları tespit edebilecek ileri sistemlerin geliştirilmesi şart. Yapay zeka kaynaklı içeriklerin kontrol altına alınması artık yalnızca bireysel değil, toplumsal güvenliğin korunması açısından da önemli bir zorunluluk” dedi.

HUKUKİ MEVZUAT YENİDEN ŞEKİLLENMELİ

Devletlerin yasal düzenlemelerde daha hızlı adımlar atması gerektiğini vurgulayan Prof. Dr. Kuyucu, “Yapay zeka temelli dolandırıcılıkların önlenebilmesi için cezai yaptırımlar artırılmalı ve mağdurların hak arama yolları daha etkin hale getirilmelidir” diye konuştu.

ETİK SINIRLAR İHMAL EDİLMEMELİ

Teknolojinin etik sınırlarının netleştirilmesi gerektiğini söyleyen Prof. Dr. Kuyucu, “Yapay zeka büyük faydalar sunuyor ancak etik dışı kullanımları ciddi sonuçlar doğurabilir. Tüm taraflar yapay zekanın sınırlarını iyi anlamalı ve sorumluluk bilinciyle hareket etmelidir” değerlendirmesini yaptı.

YENİ BİR DİJİTAL SUÇ DÖNEMİ BAŞLADI

Prof. Dr. Kuyucu, yapay zeka dolandırıcılığının dijital suçlar açısından yeni bir dönemi başlattığını ifade ederek, “Bu tehdit yalnızca ünlülerle sınırlı değil; şirketlerden sıradan vatandaşlara kadar herkesi etkiliyor. Önümüzdeki dönemde bu tür vakaların daha da artması muhtemel. Bu nedenle hem bireysel hem kurumsal hem de kamusal farkındalık ve iş birliği şart” dedi. -Alkın BİRİCİK

Muhabir: Alkın BİRİCİK