AÜ Su Ürünleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Jale Korun, baharla birlikte tehlikenin arttığını duyurdu. Özellikle Mayıs-Eylül periyodunda Akdeniz sularına akın eden bu canlıların, hem balıkçıların geçim kaynağını vurduğunu hem de insan sağlığı için ciddi tehdit oluşturduğunu belirtti. Korun, "Temas halinde panik yok! Sadece deniz suyuyla yıkayın ve hemen sağlık kuruluşuna koşun" uyarısında bulundu.


İSTİLA KAPIDA

Prof. Dr. Korun, bu durumun Mayıs ayından başlayıp sonbahara kadar sürebileceğine dikkat çekti. Levant Denizi'nde yoğunlaşan bu göçlerin, daha önce Antalya Körfezi'nde Manavgat'a dek uzanan geniş bir alanda dehşet verici görüntülere yol açtığı kaydedildi.

İSTENMEYEN MİSAFİR

Prof. Korun, bu Doğu Afrika kökenli türün, Doğu Akdeniz'de adeta bir kabusa dönüştüğünü söyledi. Ağırlığı 40 kiloya ulaşabilen bu devasa denizanaları, sürüler halinde kıyıları mesken tutarak hem balıkçıları çaresiz bırakıyor hem de tatilciler için risk oluşturuyor.

AĞIR HASARA NEDEN OLUYOR

Uzun yıllar Süveyş Kanalı üzerinden geldiği sanılan bu türün, son araştırmalarla Tanzanya açıklarında da görüldüğü ve gemilerin balast sularıyla taşındığı ortaya çıktı. Prof. Korun, Rhopilema Nomadica'nın sadece balıkçılığı baltalamakla kalmayıp, temas halinde ciltte ağır hasara yol açabileceğini vurguladı.

SAKIN DOKUNMAYIN

Prof. Korun, Antalya kıyılarında sıkça rastlanan bu iri canlıların tehlikesine dikkat çekerek, "40 kiloluk devasa yapısıyla ürkütücü olabilirler. Temas kesinlikle yasak! Eğer temas olursa, tek çare deniz suyu. Tatlı su, sirke, kolonya gibi yöntemler fayda etmez, aksine zarar verir. En yakın sağlık merkezine başvurun" dedi. Kıyıya vuran parçalanmış denizanalarının bile hala yakıcı olabileceğini hatırlatan Korun, "Minicik yavrularının bile iğneleri aktif olabilir. Bu nedenle denizde ya da kumsalda gördüğünüz her denizanasından uzak durun" uyarısını yineledi.  -Haber Merkezi

Kaynak: Haber Merkezi