Türkiye’de gıda enflasyonunun toplumsal alışkanlıkları nasıl etkilediği, Muharrem ayının vazgeçilmez tatlısı aşure örneğiyle bir kez daha gözler önüne seriliyor. Geçtiğimiz yıl ortalama 550 TL’ye yapılan malzeme alışverişi, bu yıl aynı miktarda ürün için yaklaşık 1.300 TL’yi buldu. Böylece yıllık maliyet artışı %136’yı geçti.

KAZANLARIN YERİNİ TENCERELER ALDI


Nefes Gazetesi'nin aktardığına göre, içeriğinde buğday, fasulye, nohut, kuru meyveler, fındık, ceviz ve çeşitli baharatlar bulunan aşure, artan maliyetler nedeniyle artık yalnızca durumu elveren hanelerde geleneksel şekliyle hazırlanabiliyor. Eskiden büyük kazanlarda pişirilip komşulara ikram edilen bu tatlı, bugünlerde daha çok küçük tencerelere sığıyor.

ÜÇLÜ ZAM ŞAMPİYONU: KAYISI, FINDIK, CEVİZ


Zincir marketlerde yapılan fiyat analizine göre aşure yapımında en büyük fiyat artışı kayısı, fındık ve cevizde yaşandı. 300 gram kuru kayısı 335 TL, 350 gram fındık yine 335 TL, 350 gram ceviz ise 350 TL'ye kadar yükseldi. Bunun dışında 1 kg nohut 80 TL, 1 kg fasulye 75 TL, 1 kg aşurelik buğday 41 TL, 250 gram kuru üzüm 130 TL, 200 gram incir 143 TL, 180 gram yer fıstığı 43 TL, 1 kg toz şeker ise 46 TL’ye ulaştı. Tarçın ve karanfil gibi baharatların da yüksek fiyatları dikkat çekiyor.

Toplumda dayanışma ve paylaşımın simgesi olan aşure, yalnızca tatlı değil; kültürel bir miras olarak da görülüyor. Ancak sofralara yansıyan enflasyon, bu kültürel değerin de daralmasına yol açıyor. Artık birçok aile yalnızca ev halkına yetecek kadar aşure pişiriyor, komşularla paylaşılan kazanlar ise nostaljik bir hatıra haline geliyor.

Uzmanlar, gıda fiyatlarındaki yükselişin sadece aşureyi değil, pek çok kültürel geleneği ekonomik sebeplerle tehdit ettiğini belirterek, yapısal çözümler gerektiğine dikkat çekiyor. -Haber Merkezi

Kaynak: Haber Merkezi