Ambalajlı su fiyatları, özellikle son dönemde büyük artışlar yaşarken, Rekabet Kurumu’nun yaptığı denetimler sektördeki fiyat farklılıklarını ve marka farklarını daha net bir şekilde ortaya koydu. İki büyük markanın fiyatları arasında uyumlu şekilde belirleme yaparak tüketiciyi yanıltmaları, rekabetin engellenmesi anlamına geliyor. Rekabet Kurumu Başkanı Ahmet Algan’ın da katıldığı toplantılarda, bu tür uygulamaların 4054 sayılı Rekabetin Korunması Hakkında Kanun’un 4. maddesine aykırı olduğuna karar verildi.
FİYAT FARKLARI UÇUŞA GEÇTİ
Ambalajlı su sektöründe fiyat farklılıkları çarpıcı seviyelere ulaştı. Aynı pH değerine sahip 0.5 litrelik suyun fiyatı bir markada 7 TL’den satılırken, diğer markada bu fiyatın 25 TL’ye kadar çıkması dikkat çekiyor. Özellikle private label (özel markalı) ürünlerin artışı, fiyat rekabetinin karmaşık bir hale gelmesine sebep oluyor.
REKABETİ ZEDELEYEN FİYAT UYUMUNUN 4 ŞÜPHELİ YOLU
Uzmanlar, ambalajlı su sektöründe fiyat uyumunun genellikle şu yollarla sağlandığını belirtiyor:
1. Gizli toplantılar veya dijital iletişimle koordinasyon sağlanması
2. Fiyat değişimlerinin karşılıklı olarak paylaşılması
3. Bölge ve müşteri paylaşımı yaparak rekabetten kaçınılması
4. Aynı gün benzer oranlarda yapılan zamlar
Rekabet Kurumu, bu tür "uyumlu eylemleri" izleyerek sektördeki rekabeti korumayı hedefliyor.
AMBALAJLI SU SEKTÖRÜ 32 MİLYAR TL'LİK DEV PAZAR HALİNE GELDİ
Türkiye Ambalajlı Su Üreticileri Derneği (SUDER) verilerine göre, 2024 yılında Türkiye ambalajlı su sektöründe 10.8 milyar litre üretim gerçekleşti. Sektörün yıllık cirosu ise 32 milyar TL olarak kaydedildi. Ayrıca, Türkiye ambalajlı su ihracatında da önemli bir performans sergileyerek 74,4 milyon dolar gelir elde etti. -Haber Merkezi
