ü
İstanbul'da gerçekleşen ATM Merkezi-TAM projesi lansmanında konuşan Bakan Şimşek, "Ekonomi programımız başarıyla işliyor, vergi artırımı gibi bir planımız yok" dedi.
Bakan Şimşek'in açıklamalarından öne çıkanlar şöyle: "İç talep hala güçlü seyrediyor. Programımız, dezenflasyona geçiş dönemini öngörüyor. İç talep bir miktar yumuşayacak, net ihracatın katkısı politikalar ve ana ticaret ortaklarımızdaki toparlanmayla birlikte iyileşecek. Ana pazarımız AB, Orta Doğu, Kuzey Afrika gibi bölgeler. Amacımız enflasyonu tek haneye indirmek. Kur ve faiz sübvansiyonu ile sonuç alınamaz. Tüm sektörlerin durumunu yakından takip ederek gerekli desteği sağlayacağız. Kamu bankaları örnek oluyor. ATM ortak havuzu kuruyorlar, böylece verimliliği artırıyorlar. Tüm sektörlerde bu anlayışla hareket etmek önemli. Verimliliği artıracağız, yenilikçilik peşinde koşacağız. Dünyada pazar payı kapmanın başka yolu yok.
"Ekonomik büyümemizdeki kompozisyon iyileşiyor. Bu sürdürülebilir büyümeye yönelik önemli bir adımdır. Cari açık geçen sene Mayıs ayı itibarıyla yıllık bazda 60 milyar doların üzerindeydi. Şubat ayı itibarıyla 30 milyar doların altına düşürdük. Cari açığı milli gelirin yüzde 2,5'in altına çekmeyi hedefliyoruz. Eğer cari açık milli gelire oranla yüzde 2'nin altına düşerse Türkiye'nin dış borcunun milli gelire oranı da düşecektir.
"Cari açığın kalıcı şekilde yüzde 2,5'in altına düşürülmesi için yeşil, dijital dönüşüm ve yeni sanayi politikası uyguluyoruz. Bunun birçok bileşeni var. Sanayiyi sadece piyasalara bırakamayız. Sanayide dönüşümü kamunun rehberliğinde biraz iteklemesiyle hızlandıracağız. Dolayısıyla cari açıkta kalıcı olarak yüzde 2,5'i hatta yüzde 2'nin altını bekliyoruz. Altına yönelik kota uygulamasına gittik, çıkar çevreleri memnun değil, kusura bakmasınlar. Ülkede olmayan metali ithal edeceksiniz, bir köşede atıl olarak duracak. Vatandaşın tercihine saygılıyım. Ülkemizin menfaatine kaynaklarımızı yatırıma, üretime, istihdama ve nihai olarak ihracata dönüştüreceğiz. Bu Cumhurbaşkanımızın vizyonu. Bunun için ne gerekiyorsa yapacağız. Bankaların fiyatlamasına karışmak istemiyoruz. Kamunun kaynakları kıttır, tercih yapmak zorundasınız.
"Bankalara söyledim. Biz yatırımı, istihdamı, üretimi ve özellikle de ihracatı önceliklendireceğiz. Verimlilik ekonomisi peşindeyiz. Tasarruf yaptığınız ölçüde yatırım yapabiliyorsunuz ya da dışarıdan borçlanıyorsunuz. Biz isteriz ki tasarrufları yatırımları artıralım, doğru alanlara bunları kanalize edelim. Cari açık 60 milyar dolardan 30'un altına düşmesi muhtemelse bu programın çok iyi çalıştığını gösteriyor. Finansmana erişimde şu anda sorun yok. Türk bankaları ve şirketleri küresel finansmana erişimde giderek çok daha iyi bir noktaya geldi. Geçen senenin ilk 5 ayında bankaların dış borç çevirme oranı yüzde 96'ydü. Bankalar 100 dolar borç ödüyordu, 96 dolar bulabiliyordu. Bugün 100 dolar borç ödediğinde 148 dolar bulabiliyor. Finansmana erişim artmıştır. Uluslararası bankalarda Türkiye'nin konumu çok güçlüdür, bölgemizde bir numarayız, dünyada da ilk üçteyiz. Kredi derecelendirme kuruluşları da bu gelişmeleri fark ettiler, gecikmeli de olsa, notumuzu artırıyorlar, hepsinin görünümü pozitif. Bu program devam etsin, biz notu artıracağız demek." -Haber Merkezi
