İmamoğlu, ifadesinde, "AK Parti'nin İstanbul'da ve 26 ilçede kaybettiği seçimden yaklaşık 7 ay sonra başlatılan soruşturma süreci ile meclis üyelerine bahsi geçen ve terör örgütüne üyelik suçlarından yasal işlem başlatıldı. Bu işlemi bir kasıtlı itibarsızlaştırma süreci olarak görüyorum. Ya YSK görevini yapmamıştır ya da yürütülen soruşturmalar hakkaniyetli değildir." dedi. Ayrıca, "Dünyanın en büyük şehirlerinden birini yöneten Ekrem İmamoğlu'na kasıtlı davranışı gösteren ve hayatımı tehdit altında tutan kişiler hakkında en üst seviyede kararlı bir şekilde hukuki haklarımı arayacağımı belirtmek isterim." ifadelerini kullandı.
İmamoğlu, eski HDP Eş Genel Başkan Yardımcısı Azad Barış ile olan ilişkisinin, benzer siyasi dönemlerde diğer siyasi partiler ve düşünce kuruluşlarıyla yaptığı görüşmeler çerçevesinde olduğunu belirtti. Gizli tanık beyanlarını kabul etmeyen İmamoğlu, bu ifadelerin "uydurma kumpas içerikli ve yalan" olduğunu söyledi. Tanık ifadelerini "yalan, iftira, uydurma ve hakaret içeren" olarak nitelendiren İmamoğlu, bu sürecin Türkiye'nin itibarını zedelediğini ve hukuk ile adalet duygularını zedelediğini savundu.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nın başlattığı soruşturma kapsamında, İmamoğlu ve 99 şüpheli hakkında "suç örgütü yöneticisi olmak", "suç örgütüne üye olmak", "irtikap", "rüşvet", "nitelikli dolandırıcılık", "kişisel verileri hukuka aykırı ele geçirmek" ve "ihaleye fesat karıştırmak" suçlamaları yöneltilmişti. Ayrıca, İmamoğlu, İBB Genel Sekreter Yardımcısı Mahir Polat ve Şişli Belediye Başkanı Resul Emrah Şahan hakkında "PKK/KCK terör örgütüne yardım etmek" suçundan da soruşturma başlatılmıştı. Emniyet güçlerinin operasyonu sonucunda, İmamoğlu dahil 91 kişi gözaltına alınmıştı. -Haber Merkezi
