Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre, Avrupa’nın genç nüfuslu ülkeleri arasında yer alan Türkiye’de kalp krizlerinin yüzde 20’si genç yaşta görülüyor. Ölüm nedenleri sıralamasında ilk sırada yer alan kalp ve damar hastalıkları, her birey için risk oluşturuyor. “Kalp Sağlığı Haftası” kapsamında açıklamalarda bulunan Dr. Cömert, bu hastalıkların önlenebilir olduğunu ve düzenli takip ile ölüm oranlarının azaltılabileceğini vurguladı.
MODERN YAŞAM KALBİ YORUYOR
Eskiden yalnızca 60 yaş üzeri bireylerde rastlanan kalp krizi, artık 45 yaş altı kişilerde de sıkça görülüyor. Dr. Cömert, teknolojik bağımlılık, hareketsiz yaşam ve kötü beslenme alışkanlıklarının bu tablonun başlıca nedenleri olduğunu söyledi. “Aktif yaşamdan uzaklaşmak kalbi zayıflatıyor” uyarısında bulundu.
SİGARANIN BIRAKILMASI RİSKİ YARIYA İNDİRİYOR
Kalp sağlığında yapılan en büyük hatalardan biri, riskin sadece yaşlı bireylerde olduğuna inanmak. Dr. Cömert, genetik faktörlerin göz ardı edilmemesi gerektiğini belirterek, “Sigarayı bırakmak, kalp krizi riskini yüzde 50 azaltır” dedi. Sağlıklı beslenme, düzenli egzersiz, doktor kontrollerini aksatmamak ve sigaradan uzak durmak, krizi önlemede kilit rol oynuyor.
KALP KRİZİ ÖNCEDEN BELİRTİ BERİYOR
Kalp krizleri genellikle istirahat halindeyken göğüs bölgesinde baskı hissi, yanma, sol kola yayılan ağrı ile başlıyor. Buna nefes darlığı, soğuk terleme ve ölüm korkusu eşlik edebilir. Bazı durumlarda ilk belirti mide bulantısı, kusma ya da baygınlık hissi olabilir.
DAKİKALAR HAYAT KURTARIR
Krizin yaşandığı ilk 3 dakika altın değerindedir. Dr. Cömert, özellikle risk grubundaki bireylerin temel ilk yardım bilgisine sahip olması gerektiğini söyledi. Kalp masajı ve doğru müdahalelerle hayatta kalma şansı artıyor. Kriz anında yapılması gerekenler:
Hemen 112’yi arayın.
Varsa aspirin verin ve çiğnemesini sağlayın.
Kişiyi rahat bir pozisyonda oturtun ya da yatırın.
Sıkı kıyafetleri gevşetin.
Nefes almasını kolaylaştırın.
Bilinç ve solunumu düzenli aralıklarla kontrol edin.
Kişiyi yalnız bırakmayın. -Haber Merkezi
