Türkiye Turizm Yatırımcıları Derneği (TTYD) Başkanı Oya Narin, pandemi öncesi yeterli insan kaynağının olduğunu ancak bu kaynağın tutulamadığını söyledi. Narin, "Hizmet sektöründe güvenlikten kuaföre, servisten aşçıya herkesi Arap Yarımadası transfer ediyor" dedi. Bu ülkelerde turizm çalışanlarının ayda 3-5 bin dolar arasında maaş alabildiklerini belirten Narin, "Biz o kadar sıkıntı çekiyoruz ki Kırgızistan, Özbekistan, Türkmenistan, Kazakistan'da okullarla anlaşma yaparak Antalya'ya personel çekiyoruz. Bu ülkelerden gelenlere 500-600 dolar maaş artı yeme, yatma veriyoruz" diye konuştu.
Pandemi ve Sonrasında 100 Bin Personel Gitti
TTYD Başkan Yardımcısı Mehmet Nane ise pandemi ve sonrasında 100 bini aşkın turizm çalışanının yurt dışına gittiğini söyledi. Nane, "Üst yönetimde, kilit noktalarda, garson, aşçı hep Türkler var" ifadelerini kullandı. Nane, Mısır'da Sharm-El Sheikh'teki otellerde personelin önemli bir bölümünü Türklerin oluşturduğuna da dikkat çekti.
Düşük Bütçeli Turistler Gelemiyor
Oya Narin, Türkiye'de sahil şeridinin 5 yıldızlı otellerle dolu olduğuna işaret ederek, "4, 3, 2 ve 1 yıldızlı tesisler olmadığı için daha düşük bütçeli grupları alamıyoruz" dedi. İspanya'da 500 bin yatağa yakın rezidans olduğuna işaret eden Mehmet Nane ise "Rezidans uzun kalışlar için çok önemli. Rezidansların da önünün açılması sektör açısından son derece önemli" diye konuştu. TTYD Başkanı Oya Narin, Galataport'tan çok iyi hizmet almalarına rağmen, Sultanahmet'e Nuruosmaniye'ye misafirlerini transfer edemediklerini dile getirdi. Narin, "Bu durum turistleri küstürüyor. Tarihi yarımadaya giden tercihli yolda turistik küçük araçlara izin veriliyor, fakat turist otobüslerine izin verilmiyor. Valilik tramvayı öneriyor. Amerikalı, Avrupalı ya da yaşı ileri misafiri tramvaya bindiremezsiniz. Çünkü hemen tazminat davası açıyor, acente itiraz ediyor" dedi.
Fiyatlar Rakiplere Göre Pahalı
TTYD Başkan Yardımcısı Mehmet Nane, Türkiye'de turistler için de fiyatların rakiplere göre daha pahalı olduğuna işaret ederek, "Kendinizi turist olarak düşünün. Geçen sene geldiniz, bir bardak içecek aldınız 18-20 liraydı, yani 1 Euro'nun altında satın aldınız. Bu sene o içecek 40 lira oldu ama döviz artışı daha az gerçekleşti. Doğal olarak 1 Euro ile artık o içeceği alamıyorsunuz" dedi. Nane, yüksek enflasyonun maliyetleri artırmasının yanı sıra döviz kurlarının da yüzde 40 civarında arttığına dikkat çekti. -Haber Merkezi
