Bakanlığın "sağlığı tehdit eden gıdalar" ve "taklit veya tağşiş edilmiş gıdalar" başlıkları altında duyurduğu bu listeler, bazı üreticilerin sadece kar amacı güderek tüketicinin sağlığını nasıl hiçe saydığını açıkça ortaya koyuyor. Listenin ön sıralarında zeytinyağı ve sucukta tespit edilen usulsüzlükler dikkat çekiyor.
Türkiye genelinde gıda sektörüne yönelik yapılan detaylı incelemeler, endişe verici gerçekleri gün ışığına çıkardı. Tarım ve Orman Bakanlığı'nın kamuoyuyla paylaştığı "sağlığı tehlikeye düşürecek gıdalar" ve "taklit veya tağşiş yapılan gıdalar" listeleri, gıda alanında para hırsıyla hareket edenlerin halk sağlığını ne denli tehlikeye attığını net bir şekilde gösteriyor. Bakanlığın web sitesinde kırmızı renkle işaretlenen "sağlığı tehdit eden gıdalar" listesinde 200'den fazla işletme yer alırken, turuncu renkle belirtilen "taklit veya tağşiş yapılan gıdalar" listesi ise bini aşkın işletmeyi içeriyor. Bu son veriler, hileli gıdaların ulaştığı vahim durumu ortaya koyuyor. Tüketicinin yaşamını ve sağlığını riske atacak şekilde bozulmuş veya içeriği değiştirilmiş ürünler satanların bulunduğu kırmızı listedeki yüksek sayı, durumun ciddiyetini vurguluyor.
Aydın'da belirlenen en yaygın sahtekarlık türü zeytinyağında görüldü. Tam 144 farklı marka, natürel sızma, soğuk sıkım, erken hasat, taş baskı gibi çeşitli isimlerle piyasaya sürdükleri zeytinyağlarına farklı bitkisel yağlar karıştırdı.
ZEYTİNYAĞINDA HİLE YOĞUNLAŞTI
Bakanlığın titiz çalışmaları ve sıkı denetimleri sonucunda, gıda sahtekarlığına karışan şehir sayısı 60 olarak belirlenirken, 21 ilde herhangi bir olumsuzluğa rastlanmaması dikkat çekti. Gıda sektöründe en büyük usulsüzlük ise zeytinyağı alanında yaşanıyor. Son beş ay içinde tespit edilen gıda hilelerinin yaklaşık yüzde 35'inin zeytinyağında yapıldığı saptandı. Gıda sahtekarları, zeytinyağlarına genellikle ayçiçeği, pamuk, aspir, kanola, keten tohumu veya susam gibi tohum yağlarını karıştırarak hile yapıyorlar. Zeytinyağı sahtekarlığında ilk sırada Aydın yer alıyor. Tespit edilen gıda hilelerinin yaklaşık yüzde 7'si bu şehirden kaynaklanırken, Bakanlık buradaki işletme ve üreticilerin tam 172 kez gıda hilesi yaptığını belirledi.
İSTANBUL İKİNCİ SIRADA YER ALIYOR
Gıda sahtekarlığında ikinci sırayı İstanbul alıyor. Şehirde çeşitli noktalarda satılan meyve aromalı bitki karışımlı içecekler, ginseng aromalı gazlı içecekler, bitkisel ve ginsengli macunlar, ginsengli bitki karışımlı çikolatalar, cezeryeler, şekerlemeler, bitkisel kapsüller, takviye edici gıdalar ve bitkisel çaylar gibi ürünlere yasa dışı ilaç etken maddeleri katıldığı tespit edildi.
SÜT YAĞI YERİNE BİTKİSEL YAĞ KULLANILDI
Gıda Uzmanı Araştırmacı-Yazar İhsan Yılmaz, ortaya çıkan bu tabloyu değerlendirirken, İstanbul'da tereyağında da yaygın bir hile tespit edildiğini belirtti. 18 farklı markanın tereyağında süt yağı dışında farklı hayvansal ve bitkisel yağlar kullanıldığı ortaya çıktı. Kırmızı et yerine sakatat ve kanatlı eti kullanımının da oldukça yaygın olduğunu ifade eden Yılmaz, bu nedenle 31 işletmeye idari para cezası uygulandığını söyledi. Ayrıca 6 farklı markanın sumak, tavuk sosu harcı ve biberde yasaklı renklendiriciler kullandığı, süt ürünleri ve balda da gıda hileleri yapıldığı tespit edildi.
SUCUK DEĞİL BAŞKA ET ÇEŞİTLERİ SATILDI
Sucukta yapılan hilelere de değinen Yılmaz, en sık karşılaşılan usulsüzlüğün sucuk harcına kanatlı eti karıştırılması olduğunu vurguladı. Bununla birlikte, bazı üreticilerin sucuğa at, eşek ve domuz eti de karıştırdığı belirlendi. Sucukta ayrıca gıda boyası ve sakatat kullanımının da bakanlık tarafından tespit edilen hileler arasında yer aldığını aktardı. Türkiye'nin önemli sucuk üretim merkezlerinden biri olan ve sucuğuyla tanınan Afyonkarahisar'ın, aynı zamanda tağşişin de merkezi haline geldiğini ifade etti. Sucukta tespit edilen yaklaşık 130 hilenin yarısından fazlasının Afyonkarahisar'da faaliyet gösteren firmalar tarafından gerçekleştirildiği anlaşıldı.
KANSEROJEN ETKİLER
İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Ayça Kaya ise tağşişli ve hileli ürünlerin yanı sıra gıda katkı maddelerinin de halk sağlığını ciddi şekilde tehdit ettiğini vurgulayarak, gıda boyalarının da tağşişli ürünler kadar riskli olduğunu belirtti. Özellikle çocukların tükettiği ürünlerde kullanılan gıda boyalarının dikkat eksikliği ve hiperaktiviteye yol açabileceğine dikkat çeken Kaya, bazı araştırmaların gıda boyalarının alerjilere ve migren ağrılarına neden olabileceğini gösterdiğini ifade etti. Ayrıca bu maddelerin DNA hasarına yol açarak kanserojen etkiler gösterebileceği uyarısında bulundu. -Haber Merkezi