Seçime kırk altı gün kaldı. Birçok insan geleceğine umutla bakmak için gün sayıyor. Seçmen olarak gün sayarken siyasette bir gün ile 1 saatin eşitlendiğini görebiliyoruz. Fatih Erbakan, Milli Görüş’ün Türkiye’deki tek varisi olduğu iddiası ile Yeniden Refah Partisine üyelik çağrısı yapıyor. Bunu yaparken geçmişte Ak Parti’nin Milli Görüşü nasıl saf dışı bıraktığını unutarak, insanları ayrıştırıyor. Erbakan yaptığı U dönüşünü ve neden Cumhur İttifakına destek verdiğini şu ifadelerle anlattı; “Karşı blokta tüm sol, komünist, sosyalist, ateist fraksiyonları bir araya geldi.” Bu ayrıştırıcı açıklama burada kalsın. Okuyup okuyup 20 yıldır nasıl ayrıştırıldığımızı hatırlar, seçime giderken de bunları unutmayız.

***

Dedim ya; siyasette 1 saat ile 1 gün eşit olabilir. 20 Mart günü Fatih Erbakan açıklamasında, “Seçime herhangi bir ittifaka dahil olmadan müstakil olarak girme kararı aldık” demişti. Yüksek Seçim Kuruluna ittifakların bildirilmesine az zaman kala Erbakan, Cumhur İttifakı’na katıldı. Bu karardan imza toplayan gençlerin çoğu habersizdi. Artık o gençler Erdoğan ve Bahçeli ikilisin resmi bir parçası oldu. O ana kadar ‘ezilen, dar gelirli halk söylemindeki’ Yeniden Refah Partili gençler, şimdi saray siyasetinin bir parçası olarak konuşacaklar.

***

Seçim süreci öyle acının gölgesinde başladık ki, deprem var bir tarafımızda. Ve seçim takvimi öyle çarpıcı bir söylemle devam ediyor ki, Hüda-Par zihniyetinin hayalleri ile geriye doğru bir tartışmanın içine sürükleniyoruz. Eşitlik ve özgürlük kavramları ile iktidar olanlar tersine bir zihniyetle birleşti. Demokrasi düşmanlığı ve laiklik karşıtlığı ortak nokta oldu. Gençler, kadınlar, emekçiler, özgür ve eşit bir ülke isteyen insanları yok sayan, özgürlükle başından beri savaş halinde olan siyasal İslam, kadın-erkek, yaşlı-genç herkesi evirmek çabasında.

***

Dedim ya, 1 gün ile 1 saat eşit diye. TikTok’ta dans ederek sanatsal bir dil kullanmaya çalışan Memleket Partisi Lideri sözde sanatçı vurgusu ve parmak sallaması ile herkesi şok etti. Nerede kaldı sanat! Saygı, şefkat, eşitlik, özgürlük, utanma, vicdan ve gerektiğinde gitmek… Lütfen sandığa giderken yaşanan her şeyi hatırlayarak gidin…