Aslında seyahat hareketlerinin tamamen durduğu ve gerek ekonomik gerekse sosyal açıdan ne kadar önemli olduğunu yaşadığımız iki yılın ardından toparlanma yılı diyeceğimiz bir yılı beklerken yakın bölgemizde meydana gelen savaşla yüzleştik.
Avrupalılara ümidimizi bağladık..
Rusya ve Ukraynadan savaş ortamından ve belirsizlikten kaçanların limanı olduk.
Her zaman tartıştığımız ve beklentimiz olan seyahat hareketlerini tüm yıla yayma ile ilgili çabaları değerlendirdik. Bırakın tüm yıla yaymayı 8-9 ay bile yeterli olur dedik.. Nisan ve Kasımı içine alan bir hareketlenmenin katkısının büyük olacağı ile ilgili fikir birliği içinde idik..
Peki bugün hangi noktadayız…
**Şehir içi hareketlenmesine katkı sunacak gelişlerin başladığı bugünlerde misafirlerin konakladığı tüm otellerin çevresinde inşaat faaliyetleri olanca hızıyla devam ediyor.. Gürültü, görüntü kirliliğinin yanısıra tüm yollar toz duman altında.. İnşaat yasağının 1 Nisan itibarı ile başlaması gerektiğini gösteren manzaralarla karşı karşıyayız. Ancak bu yasak görünürde bir yasak olmamalı..
Zorunlu olarak devam edenlerde ise çevreye en az sıkıntıyı yaşatacak bir disipline ihtiyaç olduğu hepimizin ortak fikri..
**Trafik yine bildiğimiz gibi büyüyen sorun olmaya devam ediyor..
**Ana caddelerde her dükkanın önünde masa sandalye atıp geçenleri rahatsız edenlerin sayısı giderek artıyor.
**Kaldırımlar yayalar hariç her türlü aracın park yeri haline gelmiş…
**Ana çekim merkezi olan İskelemiz bugünkü hali itibarı ile sorunları ile savaşıyor.
**Rusya-Ukrayna krizi sonucunun ranta çevirme çabaları başarıya ulaşmış görünüyor.. Kiralar ve ev fiyatları taban yapmış durumda.. Burada merak ediyorum.. Milyonlarca Ukraynalıyı ülkesinde barındıran Polonya’da da ev kiraları artmış mıdır? Belki buraya gelenlerin maddi kaygıları olmayan kesim olduğunu kabul edebiliriz ancak yerel halkıda yakından ilgilendiren yaşanan bu artış normal midir ?
Sektörün gelişmesi için olanlardan ders çıkarmak yerine aratarak devam eden sorunlara yüzleşmeye devam ederken,
Öğrenemiyoruz!!!