Alanyaspor 32.nci haftanın açılış maçında sahasında Hangikredi Ümraniyespor'u konuk etti. Ömer Erdoğan yönetiminde ilk sınavını veren takımımız oyun anlamında çok iç açıcı bir performans ortaya koyamasa da üç puanı hanesine yazdırdı. Kötü oynarken kazanmak tabiki de bizim açımızdan iyi. En azından kötünün iyisi. Oyunun başında bulduğumuz golün dışında aklımda kalan 51'de Ivan Cavaleiro'nun ceza yayının dışından vurduğu ve kalecinin çıkardığı pozisyon ile 83'de Zinedine Ferhat'ın düzgün vuramadığı ve kalecide kalan topun dışında bir şey göremedim. Bizden daha iyi oynayan, daha fazla pozisyona giren, kalecinin çıkardığı, direkten dönen, ofsayttan sayılmayan gol, forvetinin değerlendiremediği pozisyonlar ile gününde olmayan bir Ümraniyespor vardı. Biz bu maçı kaybetmediysek şans bizden yanaydı.

Francesco Farioli ile sezona başlayan, pas oyunu yapan, takım halinde çıkan, takım halinde savunmaya dönen bir Alanyaspor'un ardından ne oynattığı belli olmayan bir Ersun Yanal dönemi yaşayan, şimdi de Ömer Erdoğan'ın idaresine geçen oyunculara diyecek hiç bir sözüm yok.

Ömer Erdoğan'ın takımı tam anlamı ile analiz edip "kim nedir, nasıl oynar, nerede nasıldır" çözümlemerini yapıncaya kadar güzel oyun beklemiyordum. En azından maç kaybetmeyelim düşüncesiydeyken, maç kazanan yeni hocamızı, oyuncuları ve teknik heyeti tebrik ediyorum.

Ümraniyespor maçı Ömer Hoca için elbette bir ölçü değil ama asıl sınav haftayı BAY geçererek dinlenen Adana Demirspor deplasmanında olacak. Takıma ne katmış, ne katamamış göreceğiz. Çok iyi bir kadroya sahip, performans anlamında üst düzeyde olan Demirspor'un sahasında işimiz zor.

Gidişatın kötüye doğru olduğunu erken fark ederek Ersun Yanal'a yol veren yönetimi de ayrıca tebrik ediyorum.

Aslında ben bu yazıyı Galatasaray maçının ardından kaleme alacaktım. Ersun Hoca'yı dakika 63'de 4-1 olan skoru korumak adına iki stoper alarak farkın daha da açılmaması adına yaptığı hamleyi, bir önceki hafta da öne geçtiği Antalya'da 3-1 kaybetmesinden dolayı, ondan önceki hafta da 2-0'dan berabere maç vermesinden dolayı tebrik edecektim. Bir takım nasıl oynatılmazı öğrettiğinden dolayı tekriklerimi sunacak, kariyerine daha fazla kara leke bırakmaması adına yol yakından evine dönmesini tavsiye edecektim ki, ben yazıyı yazamadan gitti.

Ligin bitmesine 5 hafta kaldı. Hepsi zorlu maçlar bizi bekliyor. Deplasmanda Adana Demirspor, Kayserispor ve Trabzonspor maçları, içeride Konyaspor ve Kasımpaşa maçlarımız var. Hepsi bir birinden zorlu takımlar. Düşünmek dahi istemiyorum ama, bu maçları kaybedersek ateş hattına gireriz.

Son olarak; Bir tebrik de 1'nci Lige ve ardından Süper Lig'e çıkan kadromuzda yer alan Haydar Yılmaz'a. Kalemizin Yılmaz bekçisi Haydar'ı yaş olarak bizim göremediğimiz Şenol Güneş'e ait "En Uzun Süre Gol Yememe" rekorunu eline geçirmesinden tebrik ediyorum.