Bu yılki Dünya Su Günü'nün konusunun "Buzulların Korunması" olduğunu hatırlatan Manavoğlu, buzulların sadece ekolojik denge için değil, milyonlarca insanın içme suyu ihtiyacı ve tarım arazilerinin devamlılığı için de kritik bir öneme sahip olduğunu belirtti. Manavoğlu, "İklim değişikliği, yüksek karbon emisyonları ve çevreye zarar veren politikalar nedeniyle buzullar hızla eriyor, su döngüsü bozuluyor ve gıda üretimi ciddi bir tehdit altında" şeklinde konuştu.

 Türkiye'nin coğrafi olarak buzul kaynaklı su sistemlerine doğrudan bağlı olmadığını ancak küresel iklim krizinden ciddi şekilde etkilendiğini vurgulayan Manavoğlu, "Su kaynaklarının azalması, kuraklık ve tarımsal verim kaybı, buzulların erimesiyle tetiklenen küresel sorunların bir yansımasıdır" dedi.

HALKIN YARARI ÖN PLANDA TUTULMALI

Su yönetiminde halkın yararının ön planda tutulması gerektiğini ifade eden Manavoğlu, Türkiye'deki su politikalarının kâr odaklı projelerle yürütüldüğünü belirtti. Manavoğlu, "HES'ler, madencilik faaliyetleri ve plansız sanayileşme su havzalarını tahrip ediyor, ülkemiz hızla su fakiri olma yolunda ilerliyor" diyerek, su kaynaklarının bilimsel verilere dayalı ve kamusal yararı gözetecek şekilde yönetilmesi gerektiğini söyledi. 

Manavoğlu, şebeke suyunun temel bir insan hakkı olduğunu vurgulayarak, "Şehirlerimizde belediyeler tarafından sağlanan şebeke suyu ücretli olarak sunuluyor. Oysa her bireyin temel ihtiyaçlarını karşılayacak kadar su ücretsiz olmalıdır" dedi.

ÖNERİLERDE BULUNDU

TMMOB Gıda Mühendisleri Odası olarak suyun ticari bir meta değil, temel bir insan hakkı olduğunu savunan Manavoğlu, su politikası konusunda bazı önerilerde bulundu. Manavoğlu, "Su havzalarına yönelik yapılaşma ve sanayi baskısı derhal durdurulmalı, koruma alanları genişletilmeli. Su kaynaklarının yönetimi bilimsel verilere dayalı olarak planlanmalı, özelleştirme politikalarına son verilmeli. 


Tarımda su kalitesini korumak için pestisit ve kimyasal kullanımı sıkı denetim altına alınmalı. İklim değişikliğiyle mücadelede karbon salınımı azaltılmalı, buzulların erimesini önleyecek politikalar hayata geçirilmeli. Su tasarrufunu teşvik edecek sürdürülebilir su yönetimi politikaları oluşturulmalı" dedi. Manavoğlu, sağlıklı yaşam, güvenli gıda ve temiz suya erişimin temel insan hakkı olduğunu vurgulayarak, "Bu hakka sahip çıkmak için kamu kurumlarını, meslek örgütlerini, sivil toplum kuruluşlarını ve halkımızı ortak mücadelede buluşmaya davet ediyoruz" dedi.   -Haber Merkezi

Kaynak: Haber Merkezi