Sosyal medyanın kısa tanıtımını yapacak olursak, ilk aklımıza gelen kavram paylaşmaktır. Sosyal medya, kullanan kişilerin paylaşım yapmalarına olanak sağlayan, kişisel veya kurumsal sayfalar aracılığıyla dijital içerik oluşturup, fikrinizi, olaylara bakış açınızı, düşüncelerinizi, günlük yaşamınızı, nerede olduğunuzu, fotoğraflarınızı, reklamlarınızı veya yaşadığınız önemli bir olayı çevrenizdeki insanlara ulaştırabilen çevrimiçi bir ağdır.
 
Kısa açıklamada da anlaşıldığı gibi doğru kullanıldığı zaman hiçbir tehlike arz etmeyen bir iletişim aracıdır. Ama 2006 yılında hayatımıza giren bu mecrayı Türk Milleti olarak doğru amaçlar için kullanıyor muyuz veya bu mecrayı özgürlük alanı ilan ederek amacının dışında mı kullanıyoruz, bunun artık sorgulanması gerekmektedir. Ülkemizde sosyal medya kullanıcısı 52 milyonu buluyor iken, neredeyse tamamı ABD şirketleri olan bu mecralar için adımlar atılmazsa korkarım bir sonraki kuşak yozlaşmaya doğru hızla ilerleyecektir. Bu yazımın tamamında masum şekilde, istemeden hata yapsa da doğru kullanmaya çalışanları ayırmak istiyorum.

Yazıyı okuyan sosyal medyaya karşı olduğumu düşünebilir ama ben de bir kullanıcıyım ve doğru kullandığımı düşünüyorum. Mesela ben, sıradan insanları ayrı tutmakla birlikte hiçbir vasfı olmayan ama fenomen olmuş, şöhretli kişileri takip etmem. Sadece kendi reklamları için sanatçı veya diğer adı ünlü kişilerin ne yediğine, ne giydiğine bakmam. Ama biliyorum ki bunlara bakan milyonlar var. Sadece ünlü bir kişinin eşi diye takip edilen ve başka hiçbir vasfı olmayan kişilerin milyonları bulan takipçisi varsa çok düşünmeliyiz.

Ülkemizde sosyal medya o kadar önemli hale geldi ki, siyasetçiler, sporcular, spor kulüpleri, yazılı ve görsel basın hep bu mecraya odaklandı ve dolayısıyla nerede ise ülke buradan yönetilmeye başlandı. Karşı olmadığımı tekrar söyleyerek gelecek için kaygılarım için bu yazıyı kaleme aldım. Bugün, özel ilişkiler dahil her türlü mahrem konuşmalar buradan yapılıyor, olumsuz düşünen ve kötü niyetliler bu mecrada artıyor. Gençlerde popüler olma isteğini arttıran bu mecrada konuşamayan ama yazan bir gençlik oluştu. Gençlerin kandırılması ve suiistimal edilmesi hızla artıyor. Mesela ergenlik döneminde olan kardeşlerimiz bu mecrada gördüğü çarpık ilişkileri benimsiyor ve bunları rol model alabiliyor. Bunlar çok önemli ama daha büyük önemlisi ise terör örgütlerinin, illegal işler yapanların, pornografik videoların ve vücudu ile para kazananların bu mecrada yer bulması, yeni nesil için en büyük tehlikedir.

Yeni nesli ve ülkemizi bu mecrada bekleyen o kadar çok tehlike var ki, kontrolü ele alınmadığı sürece ileride bizi büyük dramlar beklemektedir. Sporda sosyal medyaya girmedim. Nasıl gireyim, doğru kullananlar hariç, sahte hesaplarla futbolcuya, bir kulübe veya başkanına hakaret eden ve yaşı 18'i bile bulmayan o kadar çok insan var ki, bunları gündeme getirmek bile yanlış olur. Öyle bir hal oluştu ki, sadece küfür etmek için siteler, sayfalar kuruluyor.

Sözün özü, sosyal medya mecralarında dünya sıralamasında önlerde olduğumuz düşünülürse, artık devletimiz burada köklü bir temizleme yapmazsa yeni nesil büyük tehlike altındadır. Öyle bir durum oluştu ki, insanın eşine bile söylemeye imtina ettiği şeyler sokak röportajlarında normale dönüştürüldü. Daha bu konuda yazacak çok şey var ama ayrılan yer doldu. Önem arz ettiğim bir konu olduğu için belki sonra devam ederim.