Taşeronluk sistemi hepimizin bildiği üzere ANAP Hükümeti ile birlikte başlamıştır. Taşeronluk zengin burjuvazi tarafından çok yönlü işleve sahip bir araçtır. Sistemin etkin bir şekilde kullanılmaya başlaması ‘1989 Bahar Eylemleri’ sonrasına deng gelmektedir. Bu sitemle birlikte işçilerin sosyal ve özlük haklarında kayıpların artmasıyla birlikte büyük bir direniş başlatılmıştır. Kamu işçilerinin eylemleri sonucu kaybedilen sosyal haklar toplu iş sözleşmeleri ile giderilebilmiştir. Ancak özelleştirmelerle birlikte taşeronluk sisteminin daha yaygın olarak kullanılmaya başlaması, 1985 yılından itibaren belediyelerin temizlik gibi bazı hizmetlerin taşeron şirketlere devredilmesiyle birlikte taşeronluk sistemi kamuda ilk kurbanını bu şekilde almıştır. Ancak bu tür örneklere 1990’a kadar çok az rastlanan bir uygulama iken 1990’lı yıllardan itibaren bir virüs gibi hızla yayılmaya başlamıştır. Ancak ANAP Hükümeti’nden sonra gelen hiçbir hükümet bu sistemi geri çekmek yerine daha da geliştirmeye çalışmıştır. AKP Hükümeti ile birlikte zirvelere ulaşmaya başlayan bu sistem bugün doruk noktasına ulaşmıştır. Küçük bir örnek verecek olursak 2003 yılı istatistiklerine göre kamuda çalışan işçi sayısı 304.039 iken, 2011 yılı itibariyle kamuda çalışan işçi sayısı 156.451’e kadar gerilemiştir. Burada taşeronluk sisteminde çalışan işçilerin durumuna değinemeden geçemeyeceğim. Türkiye’nin 81 ilinde nerdeyse taşeron sistemde çalışmayan işçi yoktur. Bu işçilerin çalışma koşulları, ücretleri, yaşam standartlarının içler acısı olduğunu rahatlıkla söyleyebilirim. İşçilerin en büyük sorunlarından biri işten atılma kaygısıdır. Yoksulluk sınırı araştırmasının ağustos 2014 yılı verilerine göre 1.996 TL’dir. Bu verilere göre taşeronluk sisteminde çalıştırılan birçok taşeron işçinin aldığı ücret ise asgari ücreti geçmemektedir. Ücret düzeyleri Türkiye ortalamasının altında olan bu işçi sınıfının servis, yol ücreti, yemek gibi ek yardımları ise neredeyse birçoğu alamıyor. Taşeron işçi değimiyle ‘insanca değer görememe’ adı verdikleri bu sistemde yıllık izin, resmi tatil vs gibi izinlerde çalıştırılsa da ücretlerini alamıyorlar. Yani taşeronluk sisteminde taşeron işçilere altın bilezik değil, bilekleri için zincir veriyorlar. Yazımı bu noktaya getirdikten sonra sizlere soruyorum. Taşeronluk sitemi nedir?