Halk İçin Ücretsiz Kitap

Kültürel hayata destek için İskandinav ülkelerinde devletin verdiği milyonlarca Euro sayesinde hak sahipleri yeni eser üretmek için teşvik edilirken kitaplar da halka kütüphaneler aracılığıyla ücretsiz veriliyor. Türkiye hala korsanla savaşırken korsan kitapçıların bu ülkelerde yaşama şansı bile olmuyor.

Başlangıç 1940’lar

Türkiye’de korsan kitapla mücadele 1940’lı yıllarda başladı. Türkiye’nin korsan kitapla mücadele örgütü Türkiye Basım Yayın Meslek Birliği (TBYM) Genel Sekreteri Avukat Melahat Boran, korsan kitapla mücadele için düşüncelerini dile getirdi.

‘’Kısaca PLR – Public Lending Right olarak isimlendirilen Kamuya Ödünç Verme Hakkı eserlerin kütüphanelerde ücretsiz bir biçimde halkın istifadesine sunulmasına karşılık hak sahiplerinin adil bir bedel alması hakkıdır.

PLR 1940’lardan beri uygulanmaktadır. PLR’yi bir sistem olarak 1946 yılında ilk kez uygulamaya sokan ülke Danimarka. Danimarka’yı 1947 yılında Norveç ve 1954 yılında da İsveç takip etmiş ve bu sistemi uygulamaya başlamışlar. İngiltere’de bu sistem 1979 yılında çıkarılan PLR Yasası’yla uygulanmaya başladı

Kütüphanelerden ikincil gelir eden ülkelerin bazıları;

Danimarka 1947,Norveç 1947,İsveç 1954,Finlandiya 1963,Almanya 1972,Faroe Adaları 1988,Kıbrıs 2001,Fransa 2006,İspanya 2007…

Kaç Kütüphanemiz Kaç Kitabımız Var?

Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK )2014 yılı verilerine göre ülkemizde toplam 29 bin 629 kütüphanemiz mevcut.

1 Milli Kütüphanemiz, bin 121 halk kütüphanesi, 553üniversite kütüphanesi ve 27 bin 948 örgün ve yaygın eğitim kurumu kütüphanesi olmak üzere toplam 29 bin 629 kütüphanemiz var.

TBYM verilerine göre, kütüphanelerdeki toplam kitap sayısı ise 60,9 milyon adet.

İskeleye Ücretsiz Kitap Projesi?

İskelede gemi turlarının bilgilendirici vaazları bizi artık sıkmadı mı? Sakin bir deniz bizi beklemiyor. Deniz aynı deniz, rengi mavi, kokusu aynı peki farklı olan ne? Sessizliği aradığımız yer neden çok sesli insan korosu?

Geçtiğimiz yıllarda Antalya düden park falezler bölgesinde sesli şiir uygulaması başlatılmıştı. Banka oturduğunuzda yalnız kalmıyor, bir düğmeye basarak ünlü bir şairin şiiri kulaklarınıza gelmeye başlıyordu.

Banklarda Nâzım Hikmet, Necip Fazıl Kısakürek, Sabahattin Ali, Cahit Sıtkı Tarancı, Fazıl Hüsnü Dağlarca, Bedri Rahmi Eyuboğlu, Orhan Veli, Gülten Akın, Ahmet Haşim, Behçet Necatigil, Can Yücel ‘in şiirleri okunabiliyor ve dinlenebiliyordu. İşin hoşa giden yanı da hepsi yan yana eski bir fotoğraf gibi duruyor.

* Ansızın derin düşüncelerde boğulmaya başlayınca insan denize yaklaşıyor. Bir banka oturuyor, iç çekiyor. Derine, en derine inmek isterken nefes alamıyor. Hissizleşiyor, denizi aşacak kadar engelsiz olan düşünceler, seni engelliyor. Bir soluk almak için banka oturuyor. Ve yalnız kalıyorsunuz. Bir şiir o anda size eşlik edemiyor. Hayatımızda bazen resim okumalı bazen de şiir çizmeliyiz!

İskelede deniz var, gökyüzü var, mısırcı var. Taze meyve suyu var, ressam var, edebiyat neden yok? Şair neden yok?

Neden seyyar kütüphanemiz yok?

Halk kütüphanesinden kitaplar kiralanabilir. İskelede cüzi bir miktarla hem kiralanabilir hem de satılabilir. Kazancı da halk kütüphanesi için yeni kitaplara katkı sağlayabilir. Bu proje ile korsan kitap kullanımı da azalır. Telif hakkından doğan sorunlar da artık engellenmiş olur. Alanya’mızda ücretsiz kitap düşüncesi bence her yönüyle düşünülmelidir.