Günümüzün altın değerin de olan en kıymetli hazinesi nedir? diye sorsanız hiç kuşkusuz ‘zaman’ derim. Her geçen zaman yeni fırsatların kapısını aralarken aynı zaman da fiziksel ve ruhsal olarak bizden çok şey götürüyor. Hızla akıp giden zaman içerisinde işlerimizi yetiştirmek, hedeflerimize ulaşmak ve hatta kendimiz için zaman ayırmak bile oldukça zorlaşıyor.
Zamanı nasıl değerlendirdiğimizi ne ile ölçeriz diye düşündüm de bir an, ulaşmak istediğimiz noktaya ulaşmış ya da ulaşma yolundaysak, duygusal gelişimimize anlam katabildiysek zamanı verimli kullanmış, yani ‘zamanın efendisi’ olmuş oluruz gerçeği ile yüzleştim.
Zaman tıpkı bir nehir gibidir. Durmaksızın akıp gider. Bizler ise bu nehir de akıntıya kürek çeken küçük tekneler gibiyiz. Kimi zaman akıntıya kapılıp sürüklenir kimi zaman da kendi rotamızı belirleyerek ilerleriz. Zamanın efendisi olmak bu nehir de kaybolmadan kendi rotamızı belirleyerek ilerlemek demektir.
Son yıllar da her birimizin üzerine yapışıp kalan sosyal medya kullanımını bile düzene sokabilsek  yeterince verimli zaman elde etmiş olacağız. Bu zamana kadar bildiğimiz bağımlılıklardan daha fazla bağımlı hale geldik sosyal ağ mecralarında.
Orta ve üstü yaş grubuna zamanla ilgili düşünceleri sorulsa her biri ‘zaman nasıl geçti biz bu yaşa nasıl geldik anlamadık, halbuki yapılacak ve yaşanacak ne çok plan program düşünce vardı’ diye yanıtlayacaktır.
Çocukluğum aklıma geldi birden bu satırları yazarken. Büyüklerimiz muhabbet ederken onların sohbetlerine dahil olmak istediğimiz anlar da ‘küçükler büyüklerin konuşmalarına katılmaz sadece dinler dediklerin de zaman hemen geçsin büyüyelim de büyüklerimiz  gibi konuları konuşalım hevesinde olurduk. Oysa şimdiki aklımızla çocuk olup zamanı ve hayatı dolu dolu yaşamak istemeyi düşünmeyenimiz var mıdır?
Unutmayalım ki zaman geri gelmez. Bu nedenle her anı değerlendirmek ve hayatımızı en iyi şekilde yaşamak bizim elimizde. Zamanın efendisi olmak sadece bir hedef değil yaşam tarzımız olmalıdır. Öylesine hızlı akıp giden zaman da yarına bırakılacak bir damla boş vaktimiz olmamalı. Özellikle gençliğin kıymetini bilmeli konfor bataklığından çıkıp hayatı kendi lehimize çevirebilmeliyiz.
‘Hayatınızı seviyorsanız zamanınızı boşa harcamayın. Çünkü zaman hayatın kendisidir’ demiş düşünürler.
İşi vaktinden çok olanlara selam olsun…
Kalın sağlıcakla…