Artan trafik cezalarından sonra radarlı trafik uygulamaları sürücülerin kabusu oldu.
Karada radarlar, havada dronlar sürücülerin peşinde.
Cezalar ağır, hız sınırları çok değişken.
Trafik uygulamalarına kimsenin itirazı yok ama şartlar saçma sapan bir hal aldı.
Uzun mesafeli sabit bir hız sınırı yok.
110 km ile 30 km arasında sınırlar sürekli değişiyor.
Sürücüler dolmuş gibi dur-kalk yapmak zorunda.
90 km hızla giderken karşına birden 50 km, bir bakmışsın 30 km, ardından 70 km hız gösteren tabela çıkabiliyor.
Bir çok bölgede adım başı yaya geçidi var.
Sürücü tabelaya göre gitse trafik akmaz, yol bitmez.
Gitmese cezası anında e-devlete.
Bu şartlarda cezasız ulaşım imkansız gibi.
Hız sınırları ve yaya geçitleri kesinlikle yeniden düzenlenmeli.
Misal, Kargıcak Köprüsü ile Mahmutlar arasında bir kilometrelik mesafede dört yaya geçidi var.
İki geçitte ışıklarda var, etti altı.
Kestel'e kadar ise adım başı yaya geçidi.
Ayrıca, yolun üstü yaya geçidi, altı, alt geçit.
Böylede saçma sapan bir durum var.
Yaya haklı, geçiş hakkı kendisinin.
Sürücü de haklı, adım başı yol verip dur-kalk yapamaz.
Hiç olmadı alt geçit olan bölgelerde yaya geçitlerini iptal ederek saçmalığa son verilebilir.
Ben iddia ediyorum.
Hız sınırını belirleyen, tabelayı koyan, uygulamayı yapan ve yaya geçitlerini işaretleyen her kim varsa kurallara uyma ihtimali hiç yok.
Önce yanlışları düzeltin, sonra doğruya zorlayın.