Geçtiğimiz günlerde art arda meydana gelen depremler ve Bolu’da bir otelde çıkıp afet boyunu alarak can kaybına sebep olan üzücü otel yangını gözleri bir kez daha turistik tesislere çevirdi.
    Buna binaenaleyh turizmin başkenti olan bölgemiz turistik tesisler ve işletmeler bakımından oldukça zengin bir kapasiteye sahip olması kafalarda soru işaretlerinin oluşmasına sebep oldu. 
    Genelde tesisler inşa edilip yapılırken kontrol mekanizması altında yangına, depreme, diğer yıkıcı ve yakıcı unsurlara karşı uygun donatıda, statik kurallar dahilinde resmiyetin emir ve nezareti uygulanarak yapılmaktadır.
Bu yüzden bölgemiz tesislerinde fiziken bir eksik bulmak bir parmağın sayısı kadar az olacaktır
Her ne kadar fiziken ve kağıt üzerinde her şey tam olarak görünse de uygulama kısmına mutlaka dikkat edilmelidir. 
Ne yazık ki birçok tesisin uygulamayı yapacak görevlisi, çalışan personeli bilgi birikimine sahip olmadığı gibi yangın afet su baskını vs gibi durumlarda ne yapacaklarına dair yeterince görev dağılımı ve eğitimleri de yoktur. 
Acil mücadelenin nasıl olacağı kimin ne tür görev ifa edeceği, tahliye ve toplanma alanlarına gidişin gelişin nasıl olacağı ve bunun gibi unsurlar konusunda personel  bilgi konusunda eksik ve donanımsızdır.
     Her zaman olduğu resmi kurumlar belirli aralıklarla denetimlerini yaparlar. Yapılan bu denetimlerde genelde fiziki yapılar ve evraklar üzerine olur. Ama uygulama konusu her zaman ki gibi çıkacak bir elim olayda gözler önüne serilir.
    Lafın kısası, işin özü;
    Kışın iş yükü azalan tesislerin bu konular üzerine daha  fazla eğilim göstermesi, konusunda uzmanlarca personellerine bilgi, görev ve beceri anlamında eğitimler verilmesi, yerinde uygulamalı tatbikatlar yapması, ilk yardım ve acil mücadele konusunda beceri kazandırması ve resmi kuruluşlarla nasıl koordine halinde olunacağı mutlaka öğretilmelidir.
     Bu haftalıkta yazımıza  ‘’Her işin başı eğitim’’ diyerek noktayı koyalım. Kalın sağlıcakla